Kategorisinde Türkiye’nin 1 numarası olan işitme engelli milli tenisçimiz Tütem Banguoğlu, “2021 Brezilya Olimpiyatları’nda ve Dünya Şampiyonası’nda teklerde ve çiftlerde şampiyon olma hedefim var. İleride işitme engelli sporculara rol model olmak ve antrenörlük yapmak da istiyorum” diyor.
RÖPORTAJ: SERDAR SÖZKESEN/İZMİR
Türkiye’nin doğuştan işitme engelli milli tenisçisi Tütem Banguoğlu, Kültürpark Tenis Kulübü’nde antrenmanlarını sürdürüyor. 35 yaşında ve azmi ile herkese örnek olacak bir sporcu Tütem ve bunu onu ilk gördüğünüzde anlıyorsunuz.
Sloganları ‘sesimiz spor’ olan işitme engelli sporcuların ülkemizdeki en önemli temsilcilerinden olan Tütem Banguoğlu, hayata sımsıkı bağlandığı tenis ile yolunu aydınlatıyor ve sesini sporla duyurmaya çalışıyor. Eski tenisçi olan babası Hasan Banguoğlu, kızı için hayattayken maddi ve manevi desteğini asla esirgemedi ve onu bugünlere getirdi. Tütem ile Kültürpark Tenis Kulübü’nde yaşantısı, hedefleri ve daha fazlasını konuştuk…
Tenisçi olma fikri nerden geldi?
T.B.: Hayalim her zaman tenisçi olmaktı ve çok istiyordum. Küçük yaşlarda televizyonda tenis maçlarını izliyor ve özeniyordum. Birden tenisçi olmaya karar verdim. Babam da eski bir tenisçi olduğu için beni hep destekledi. Her zaman kupalar kazanmak ve uluslararası turnuvalarda oynamayı istedim. En zor anlarda bile tenisi bırakmak istemedim. Hayallerimin peşinden gidersem başarılı olacağımı biliyordum. Ümidimi bir an olsun kesmedim.
Tütem Banguoğlu, 2017’de Samsun’da düzenlenen olimpiyatlarda Asuman Şakı ile beraber çiftlerde bronz madalyanın sahibi oldu.
SANKİ DÜNYADA HİÇ SES YOKMUŞ GİBİ…
Maçlara çıkarken sanırım sesleri duymak için kulağına taktığın cihazı çıkartıyorsun. Bu durum kort içinde senin oyununa nasıl etkiler bırakıyor?
T.B.: Evet çıkartıyoruz, çünkü maçlarda herkes eşit olmak zorunda. Yani kort içinde hiçbir ses duymuyoruz. Sanki dünyada hiçbir ses yokmuş gibi… Dolayısıyla maç içinde gözümü dört açmak zorunda kalıyorum. Sadece maça konsantre oluyorum. Bir saniye bile konsantreniz bozulursa topu takip edemezsiniz ve sayıyı kaybedersiniz. Gözlerimiz bizim en büyük silahımız oluyor. En olumsuz durumlardan biri de; hakem mesela ‘aut diyor ama duymadığımız için oyuna hâlâ devam edebiliyoruz. Sonrasında hakem eli ile işaret ediyor ve ancak anlıyoruz.
Hiç ses duymadığımız için maç içinde vuruş şekillerinde çok hızlı bir şekilde karar vermek zorundayız. Top auta çıktığında da hemen elimizi kaldırıyoruz. Her şey saniyeler, hatta saliseler içinde belirleniyor.
İşitme engelliler maçlarında, bildiğimiz kurallardan başka özel kurallar var mı?
T.B.: Kulağımıza taktığımız cihazı maça girerken çıkarmazsak diskalifiye cezası var. Onun dışında kurallar aynı. Setler 6 oyunda bitiyor ve avantaj puanı uygulaması da var. İki seti alan maçı kazanıyor. Top bir kere yere sekebilir, ikincisinde hemen vuruş yapmanız gerekiyor.
İŞİTME ENGELLİLERDE YAŞIN ÖNEMİ YOK
35 yaşındasın ve daha ne kadar tenis oynamayı düşünüyorsun?
T.B.: Normal tenisçiler gibi yaş sıkıntısı bizde olmuyor. Geçen senenin şampiyonları 50 ve 55 yaşındaydı. O yüzden işitme engellilerde yaşın fazla önemi yok. Benim de açıkçası bu konuda herhangi bir sınırım yok.
– Şimdiye kadar neler başardın?
T.B.: 2012’de İşitme Engelliler Türkiye Tenis Şampiyonası’nda final oynadım. Aynı şampiyonada 2016’da bu defa şampiyonluğa ulaştım. Samsun’da düzenlenen 2017 İşitme Engelliler Olimpiyatları’nda (Deaflympics) çift kadınlarda (Asuman Şakı) üçüncü olarak ilk büyük madalyamı kazandım ve bu Türkiye’de bir ilkti. Son olarak 2019 Türkiye Şampiyonası’nda yine birinciliğe ulaştım. Şu an kategorimde Türkiye 1 numarasıyım.
Kültürpark Tenis Kulübü’nde kiminle çalışıyorsun?
T.B.: Daha önceleri eski bir tenisçi olan babamla çalışıyordum. Onun vefatından sonra (2017) Kültürpark Tenis Kulübü’ne geldim ve iki yıldır Tunç Seçkiner Hocam ile çalışıyorum. Her şeyimle ilgileniyor. Tüm turnuvalara onunla hazırlanıyorum. Kulübüm de elinden geldiğince bana olanak sağlıyor ve destek oluyor. Her hafta ayrıca Ali Polat ve Barış Fırat hocalarımla grup antrenmanları yapıyorum. Haftanın 6 günü buradayım ve çok mutluyum.
25-27 Ekim 2020 tarihleri arasında Türkiye İşitme Engelliler Federasyonu tarafından Ankara’da düzenlenen Türkiye Tenis Şampiyonası’nda Tütem Banguoğlu şampiyon oldu.
Babanın vefatı sonrası tenise küstün mü? Neler yaşadın o dönemde?
T.B.: Küsmedim çünkü babam hayattayken Olimpiyat üçüncülüğünü kazanmıştım ve o da bu mutlu anımda yanımdaydı. Bu madalyayı ona armağan ettiğim için içim rahat ve çok üzülmüyorum. Çünkü o bana çok emek verdi ve babam hastanede yatarken bana tenise devam edip etmediğimi sordu ve bende evet dediğimde çok mutlu olmuştu.
Yurt dışında turnuvalara katılıyor musun?
T.B.: Bu konuda sponsor bulmak önemli. Bu yıl malzeme anlamında bir sponsor ile anlaştım. Fakat Covid-19 sebebiyle bu yıl yurt dışına çıkamadık. Biz mesela yurt dışına gittiğimiz zaman, normal insanların oynadıkları turnuvalarda da yer alıyoruz. Büyükler Turnuvası olarak katıldığımız bu turnuvalarda aldığımız galibiyetlerle daha fazla puan kazanma şansına sahip oluyoruz.
Şimdiki hedeflerin neler?
T.B.: Öncelikle daha fazla sponsora ihtiyacım var. İlerleyeceğim kadar yükseklere çıkmak ve başarımı arttırmak istiyorum. 2021 Brezilya Olimpiyatları’nda ve Dünya Şampiyonası’nda teklerde ve çiftlerde şampiyon olma hedefim var. İleride işitme engelli sporculara rol model olmak ve antrenörlük yapmak da istiyorum.
TENİSTEN ÖNCE HAYATIM ANLAMSIZDI
Sosyal yaşamda tenisin sana kattıklarını da söyler misin?
T.B.: Tenise başlamadan önce hayatım anlamsızdı. Ne yapacağımı bilmiyordum. Tenis oynamaya başladıktan sonra dünyaya yeniden gelmiş gibi hissettim kendimi. Çevrem de bu sırada genişledi. Acı, hüzün ve mutluluk, her şeyi yaşadım. Tenisi istesem de bırakamam artık.
*: Bu röportaj ilk olarak, Kort Dergi’nin 31’inci sayısında yayımlanmıştır. Kort Dergi’yi Turkcell Dergilik ve Türk Telekom e-dergi uygulamalrı üzerinden de indirebilirsiniz…
